10 Kasım 2011 Perşembe

Giriş


Dinden uzak toplumlarda yaşayan insanların büyük bir kısmının hayat anlayışları ve yaşama amaçları birbirine benzer. İlk bakışta birbirinden farklı görünse de, aslında temelde aynıdır. Çünkü içinde bulundukları şartlar değişse de, dünyaya yönelik istekleri, tutkuları, hırsları, planları, idealleri ve emelleri son derece benzerdir. 

Yaratılış Amacını Unutmamak

Sokaktaysanız çevrenize, evdeyseniz pencereden dışarıya bir bakın. Ağaçlar, çiçekler, tepeler, gökyüzü, insanlar ve diğer canlılar… Dünya üzerinde şu an göremediğiniz diğer yerleri de düşünün; denizler, göller, dağlar, çevrenizde gördükleriniz dışında milyarlarca insan, hayatta hiç karşılaşmadığınız milyonlarca çeşit canlı… Son olarak da dünyadan dışarı doğru çıkın ve evreni düşünün; içinde yüz milyarlarca yıldız barındıran yüz milyarlarca galaksi, gezegenler, uydular, güneşler, kuyruklu yıldızlar ve diğer gök cisimlerini barındıran uçsuz bucaksız bir mekan…

Kendini Kandırmadan Samimi Dindar Olmak


Önceki bölüme çevremizdeki varlıklar, dünya üzerindeki canlılar ve evrendeki canlı cansız herşey üzerinde düşünerek başlamış ve bu düşüncenin sonunda insanın yaratılış amacının Allah'a kulluk etmek olduğu gerçeğine ulaşmıştık. Bu bölüme de çok önemli bir konuyu hatırlatarak başlayalım.

İnsanlar Hangi Yalanlarla Kendilerini Kandırıyorlar?



Şeytan insanları çeşitli mazeretlerle, telkinlerle, aldatıcı davetlerle kendi yoluna çekmeye çalışır. İnsanlara yaratılış amaçlarını unutturarak, onları dünyevi çıkarlara, geçici ideallere yöneltir. Eğer bir insan şeytanın bu çağrısına uyar ve herşeyi yaratmış olan Rabbimizin çağrısından yüz çevirirse, işte o zaman doğruyu görebilmesi mümkün olmaz. Allah Kuran'da böyle insanların durumunu haber vermiştir. Zuhruf Suresi'ndeki konuyla ilgili ayetlerde şöyle buyrulmaktadır:

Kendini Kandıranları Bekleyen Son


Kitabın başında Hz. İbrahim'in, kendisine bir öğreten olmadığı halde vicdanıyla Allah'ın varlığını ve büyüklüğünü kavradığından, Allah'a kulluk etmesi gerektiğini hemen anladığından söz etmiştik. Bilinmelidir ki, her insan aynı vicdana sahiptir; vicdansız insanları yüksek vicdanlı insanlardan ayırt eden, bildikleri gerçeklere gözlerini kapatmaları ve kulaklarını tıkamalarıdır. 

Kendini Kandırmak Yerine Samimiyet


Sonsuzluk içinde insan yalnızca bir kere denenir ve bu deneme süresi onar senelik ortalama 6-7 dilimden oluşur. Ve kişinin sonsuz yaşamını bu deneme süresi içindeki tavrı belirler. Bu kısacık, ama son derece ehemmiyetli süreyi de insan kendisini kandırarak geçirirse imtihanı kaybeder. İşte gerçek olan budur; insan kendini kandırarak ne gerçeği değiştirebilir, ne de sorumluluktan kurtulabilir.